Kanadı Kırılmış bir kadındı o
gökyüzüne, rüzgarı teninde hissetmek, güneşe göz kırpmak isterdi. Ama bir yanı hep yaralıydı. Onun bir kanadı kırıktı. İçinde taşıdığı sessiz çığlıklar, kimsenin bilmediği gözyaşları vardı.
Sevdi, güvendi, inandı.
Ama her seferinde kırıldı. Her seferinde biraz daha vazgeçti insanlardan, hayallerinden, kendinden.
Gülümsedi. Çünkü başka çaresi yoktu. Güçlü görünmek zorundaydı. Kimse “Nasılsın?” diye sormasa da, o her sabah yeniden hayata tutundu.
Kanadı kırıktı belki,
ama kalbi hâlâ çarpıyordu. Umutla, sevgiyle, sessiz bir direnişle.
O, hayatta kalmayı seçen kadınlardan biriydi. Ve bu, onun en büyük zaferiydi.